Yıllardır “şehrin balkonu” dediğimiz Boztepe’de, gözümüzün önünde duran Tarihi Kızlar Manastırı…
Ne olduysa devlet kanalında yayınlanan bir dizide birkaç dakika görününce oldu. Dizi izleyicisi merak etti, geldi, ziyaret etti. Bir anda ilgi patladı.

Şimdi sormak lazım:
Bunca yıl yapılan toplantılar, tanıtım çalışmaları, broşürler, sunumlar neden bu etkiyi oluşturamadı da bir dizi oluşturdu?

Kızlar Manastırı yıllardır orada.
Kaç vali geldi geçti, kaç belediye başkanı değişti, kaç turizm yetkilisi konuştu…
Ama mekân ya atıldı ya da çarpık yapılaşmanın arasında kayboldu.

Hakkını teslim edelim; bir önceki dönem Büyükşehir Belediye Başkanı Murat Zorluoğlu, bu tarihi yapıyı restore ederek önemli bir adım attı. Yakınına küçük de olsa bir otopark yaptı. Emeği geçenlere teşekkür etmek gerekir.
Ama yetmez.

Çünkü bugün oraya gelen turistin yaşadığı tablo net:
“Manastıra nasıl gidiliyor?” diye insanlara soran ziyaretçiler…
Manastıra ait olduğu sanılan ama aslında mahalle sakinlerinin özel otoparkı gibi kullanılan alanlar…
Dar sokaklar, düzensiz yapılar, yönlendirme eksikliği…

Turizm böyle olmaz.

Buradan hem bugünkü hem de gelecekteki valilere ve belediye başkanlarına açık bir çağrım var:
Bu bölgedeki çarpık yapılaşma artık cesur bir kararla ortadan kaldırılmalıdır.
Koruma alanı denilen yerde bir çivi bile çakılmaması gereken evler hâlâ duruyorsa, orada turizmden söz edemeyiz.

İkinci somut öneri ise çok net:
Üst taraftaki yürüyüş yolunun girişinden, Kızlar Manastırı’na merdiven ya da yürüyen bir bağlantı yapılmalıdır.
Böylece:
    •    Otopark sorunu azalır
    •    Ziyaretçi dar sokaklardan geçmez
    •    Tarihi mekân ferah, yeşil ve yakışır bir şekilde ziyaret edilir

Son söz şudur:
Bir dizi, Kızlar Manastırı’na bu kadar etki ediyorsa, bunun temelini atan ismi de unutmamak gerekir.

Bugün Diyarbakır Valisi olan Murat Zorluoğlu, yıllardır atıl duran bu yapıyı bir kıvılcımla ayağa kaldırmıştır.
Hakkı teslim edilmeli.

Bir kez daha teşekkürler Sayın Valim.