Sezgin Kaşıkçı'nın yazısı.

Sözün özü şu soruyla başlayayım:
Trabzon, o kataloglarda, tanıtım videolarında gördüğünüz şehir mi gerçekten?

Kusura bakılmasın ama değil. Trabzon kabuk değiştirmeye çalışıyor ama kentsel dönüşümde bir türlü hızlanamıyor. İnsanlar yıllardır evlerine çivi bile çakamıyor, ne tadilat yapabiliyor ne de düzgün yaşayabiliyor. Binalar yorgun, demirleri korozyondan erimiş, duvarlar dökülüyor. Bu durum sadece insan hayatını değil, şehrin itibarını da yaralıyor.

Turizm şehri diyoruz ya…
Buyurun size turizm şehrinin ilk karşılaması:

Uçakla gelen turist tanjant yolu üzerinden şehre giriyor. Daha ilk dakikada Esentepe yamaçlarındaki 50 yıllık binaları, gelişi güzel elektrik direklerini, kabloları, plansızlığın gözümüze sokulduğu o görüntüyü görüyor. Hangi kataloğa benziyor bu manzara?

Bitmedi…
“Şehri kuş bakışı görelim” diyorlar. Boztepe’ye çıkıyorlar. Aşağıya baktıklarında yine aynı çarpık yapılaşma, yine aynı eski evler.
Kızlar Manastırı’na inelim deseler manzara aynı.
Şehri dolaştıkça tablo değişmiyor.

Turizm diye övündüğümüz Trabzon’da, yılların bıraktığı o kötü görüntüler hâlâ duruyor:
Eskimiş evler, paslı elektrik direkleri, düzensiz kablolar…
Bu evlerin sahipleri ise bırakın güzelleştirmeyi, çivi çakmaya bile izin alamıyor.

Gelelim işin en kritik noktasına:

Kentsel dönüşüm, “dert-sel dönüşüm” olmamalı.

Devlet bu süreci vatandaşı mağdur etmeden, mahkeme kapılarına düşürmeden, hızlı ve adil şekilde çözmek zorunda. Çünkü mesele sadece “estetik” değil.
Allah korusun… O eski yapılardan kopan bir beton parçası bir turistin ya da bir vatandaşın kafasına düşse ne olacak?
Ya da o görüntülerin fotoğrafı çekilip forumlarda, sosyal medyada dolaşıma girse ne olur?
Turist sayısı artar mı, yoksa dibe mi vurur?

Trabzon’da kentsel dönüşüm yapılması gereken yerler belli aslında:
Boztepe – Kızlar Manastırı çevresi, Trabzon Limanı karşısı Esentepe mevkisi, Fatih – Ayasofya yolu üzerindeki eski yapılar, Değirmendere – Sezai Uzay hattı…
Bu bölgelerde acilen doğru bir modelle, hak sahiplerine gerçek hak edişleri verilerek yıkım ve yenileme yapılmalı.

Çünkü Trabzon’a gelen bir turist, kataloglarda gördüğü o modern ve düzenli şehri görmek istiyor.
Biz de bu şehrin insanları olarak bunu hak ediyoruz.

Trabzon’un geleceği için gerçek anlamda bir kentsel dönüşüm zaruridir.
Yoksa kataloglarda başka, sahada bambaşka bir Trabzon anlatmaya devam ederiz.