ÖNCE SAYGILI İNSAN OLMAYI ÖĞRETMELİLER

ÖNCE SAYGILI İNSAN OLMAYI ÖĞRETMELİLER

Sezgin Kaşıkçı'nın yazısı 

Bir çocuğun elinde tablet, kulağında kulaklık, gözünde saygısızlık…
Bugünün manzarası bu maalesef. Okul, artık sabah gidilip akşam dönülen bir zorunluluk gibi görülüyor. Oysa insan olabilmenin, karakter kazanmanın ilk durağı okul sıralarıdır.

Bir zamanlar öğretmen görünce ayağa kalkan, okulda sessizce saygı duruşuna geçen bir nesil vardı. Şimdi o saygı, yerini “umursamazlığa” bıraktı. Öğretmene, büyüğe, hatta doğaya karşı bile saygı azaldı. Çünkü sistem, “önce insan” değil “önce sınav” anlayışıyla çocuk yetiştiriyor.

Oysa eğitim, yalnızca not almak ya da sınıf geçmek değildir. Çocuklara küçük yaşta çevreye duyarlılığı, insana sevgiyi, zararlı alışkanlıklardan uzak durmayı öğretmek gerekir. Bu da sadece ders kitaplarıyla olmaz; davranışla, örnekle, hayatın içinden uygulamalarla olur.

Dünyada örnek aldığımız ülkelerde sistem çok net: Önce insan yetiştiriyorlar. Saygıyı, yardımlaşmayı, empatiyi öğretiyorlar. Başarı ise zaten ardından geliyor. Bizdeyse başarıyı saygının önüne koyduğumuz için toplumda huzur değil hırçınlık büyüyor.

Bugün çocuklarımız birbirine selam vermeyi, öğretmenine “teşekkür ederim” demeyi bile unuttuysa, bunun nedeni sadece teknoloji değil; “değerler eğitiminin” eksikliğidir.

Unutmayalım, bilgi insanı güçlü yapar ama saygı insanı değerli yapar.
Okullar artık sadece ders değil, insanlık öğreten yerler olmalı. Çünkü bu ülkenin önce başarılı değil, önce saygılı insanlara ihtiyacı var.

YORUM EKLE